Dünya efendiler, eşitsizden ziyade adaletsiz.
Dünyanın yüzde 1’i dünyayı yiyor, kalan yüzde 99’u kendini.
Uydurma değil, duygu sömürüsü değil, gerçek sayılar bunlar
ve dünyada az da olsa doğruyu söyleyen bir şeyler kaldıysa eğer onlar sayılar.
Yakın zamanda koca koca adamlar toplanacaklar “gelişmiş” bir
ülkenin, “gelişmiş” bir kentinde.
Oturup konuşacaklar, dünyayı kurtaracak”mış” gibi
yapacaklar.
Dertlenip üzülecekler, “ne de zalim dünya” diye, “açlık”
diyecekler efendim “dünyanın başına bela.”
Sonra kahvaltıda, öğle ve akşam yemeğinde dünyaları
yiyecekler, yiyemedikleri gidecek çöpe.
Yesin tabii efendiler, yesinler de büyüsünler.
Empati yapacaklarmış bir de Afrikalıları anlamak için.
İsteyenler için, anlamak isteyenler için simülasyonlar
hazırlanmış, ne çekildiği anlaşılsın diye.
Birilerinin gerçekliği, onların simülasyonu.
Bazıları göz yaşlarını dökecek simülasyon karşısında.
Fakat üzmeyin kendinizi 1-2 saati geçmez etkisinin sürmesi, “acaba
yemekte ne var?” diye aklınıza düşüncelerin üşüşmesi.
Sizlerin simülasyonu, başkalarının gerçekliği.
Sizlerin gerçekliği ise onların hayal dahi edemediği.